Menopozda Vücutta Meydana Gelen İnanılmaz Değişimler
Dünya genelinde 45-55 yaş arasında olduğu belirtilen menopoz yaşı, Türkiye’de ortalama 46-48 olarak ifade ediliyor. Peki kadınların kaçınılmaz sonu menopoz vücutta nasıl bir etki yaratır? Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op.Dr. Betül Atakan, menopoz dönemi ile ilgili bilgiler verdi
Menopoz dönemi ne demek?
Menopoz tıpkı bebeklik, ergenlik, cinsel olgunluk gibi hayatın bir dönemidir. Menopoz döneminde yumurtalıklardaki (overler) folikül miktarı azalır ve buna bağlı olarak östrojen üretimi azalır. Zamanla östrojen üretimi kesilir ve yumurtalıklar küçülür. Buna bağlı olarak adet döngüsü kesilir ve üreme yeteneği kaybolur. Menopoz sözcüğü Yunanca mens (ay) ve pause (durmak) sözcüklerinden türemiştir. Dünya Sağlık Örgütü, menopozu yumurtalıkların aktivitelerini kaybetmeleri sonucu adet döngüsünün kalıcı olarak kesilmesi olarak tanımlıyor. Menopoz yaşı dünya genelinde 45-55 yaştır. Yapılan çalışmalar Türkiye’de ortalama menopoz yaşının 46-48 olduğunu gösteriyor.
Menopoz 3 döneme ayrılır
Premenopoz: İlk belirtilerin görüldüğü dönemden menopoza kadar geçen süreyi kapsar. Yumurtalıklarda folikül aktivitesi yavaşlar. Adetler düzensizleşir. Bu süreç birkaç ay ya da yıl sürebilir.
Menopoz: En son adet kanamasının görülmesidir.
Postmenopoz: Menopozdan yaşlılık dönemine kadar süren 6-8 yıllık süreyi kapsar. Bir kadının postmenopoz olabilmesi için 12 aydır adet görmüyor olması gerekir.
Premenopozal dönemde hangi rahatsızlıklar görülür?
Adet düzensizlikleri,yumurtlamada azalmaateş basmaları, aşırı terleme, depresif ruh hali, uyuyamama, gerginlik, sinirlilik, iştah artışı, konsantrasyon güçlüğü, yüzde kızarma, nabızda artış, baş ağrısı, baş dönmesi, sıcak basması, öz güven azlığı,unutkanlık, dikkatsizlik, yorgunluk, cinsel istekte azalma.
Menopoz sonrası görülen belirtiler nelerdir?
Premenopozda görülen belirtiler devam eder. Uzun süreli östrojen azlığı sonrası genital organlarda atrofi yani küçülme görülür. Rahim, vajina ve vulva ve üretrada küçülme olur. Buna bağlı olarak sık idrara çıkma, kabızlık, vulvada kaşıntı, ağrılı cinsel birliktelik, rahim sarkması, idrar kaçırma, idrar kesesinde sarkma, makatta sarkma olabilir.
Deride, saç köklerinde ve ter bezlerinde östrojen reseptörleri vardır. Menopoz sonrası buna bağlı değişiklikler ortaya çıkar. Deri incelir, kolajen miktarı azalır. Saç ve kıl miktarı azalır. Cilt kurur, esnekliğini kaybeder ve yara iyileşmesi gecikir. Çene, dudak ve göğüste kalın tüyler çıkabilir. Koltuk altı ve genital bölgede kıl miktarı azalır.
Menopoz döneminde ağız kuruluğu, ağızda kötü tat ve diş eti hastalıkları olabilir. Kabızlık ve basur sık görülür. Reflü ve safra taşına da sık rastlanır.
Kadınlarda kalp hastalıklarına yakalanma riski menopozla birlikte artar. Östrojen koroner kalp hastalıkları riskini azaltan bir hormonken menopozla birlikte östrojen azalmasıyla koroner kalp hastalıkları riski artar. Menopozla birlikte kolesterol artar. Yüksek tansiyon ortaya çıkabilir. Damar sertliği görülür.
Menopozla görülen diğer bir önemli problem osteoporozdur. Osteoporoz, kemik mineral yoğunluğunun azalması sonucu kırıklara davetiye çıkarır. Menopozlu kadınlar her yıl kemik kitlelerinin yüzde 3-4’ünü kaybederler. Menopoz sonrası kadınlarda metabolik hız yavaşlar, kilo artışı görülür. Cinsel isteksizlik baş gösterir.
Menopozda beslenme nasıl olmalı?
Östrojen yetmezliğine bağlı olarak metabolizma hızı yavaşlar ve hızlı kilo alımı başlar. Osteoporozdan korunmak için günlük 1500 mg kalsiyum alınmalı. E vitamini sıcak basmalarını ve halsizliği önleyebilir. D vitamini normal düzeyde tutulmalı. Tuz alımı kısıtlanmalı. Menopoz döneminde düzenli egzersiz yapılması önemli.
Menopozda yapılması gerekenler
Menopoz döneminde sık görülen sıcak basmalarına karşı hafif ve kat kat giymek gerekir. Böylece sıcak basması durumunda kıyafet azaltılabilir.
Baharat ve kafeini azaltmak, sigara ve alkolden uzak durmak faydalı.
Osteoporozdan korunmak için günlük kalsiyum alımına dikkat etmek ve düzenli egzersiz yapmak önemli. Hekiminiz uygun görürse hormon replasman tedavisi uygulayabilir.