Yoğurtla harcayın bağışıklığınızı kuvvetlendirin! İşte bağışıklığı kuvvetlendiren harikulade gıdalar!
Sıhhatli bir hayat için eforlu bir bağışıklık sistemine sahip olmamız çok ehemmiyetli. Özellikle de soğuk algınlığından gribe, bronşitten faranjite kadar pek çok üst solunum yolu enfeksiyonlarında desteğimize koşan bağışıklığımızı kuvvetlendiren bu yiyecekleri bol bol harcayın. Bağışıklığı kuvvetlendiren gıdalar arasında taze zencefil de var. Sofralarınızdan noksan etmemeniz gereken zencefil bereketleri ispatlanmış fantastik bir yiyecektir. Haberimizde, eforlu bağışıklık sistemi için teklifler ve süper yararlı gıdalardan bahsedeceğiz…
Hem hastalıklara tutulmamak hem de şayet tutulmuşsak hastalığı kısa müddette atlatabilmemiz için sıhhatli bir beslenme tasarıyı oluşturmalıyız…
Peki, hayat niteliğimizi oldukça düşürebilen hastalıklardan korunmak için beslenme alışkanlıklarımızda nelere dikkat etmeliyiz? Beslenme ve Perhiz Uzmanı İpek Ertan bağışıklık sistemimizi kuvvetlendirmenin yollarını anlattı, ehemmiyetli teklifler ve ihtarlarda bulundu!
KAHVALTISIZ OLMAZ!
Nitelikli beslenmenin başında, bağışıklığı çoğaldıran gıdalar kadar, “öğünler” de geliyor. Ve o öğünlerin kralı, kahvaltı! Güne kesinlikle kahvaltıyla başlamanız gerekiyor. Kahvaltıyı sıçradığınızda veya gereken itinayı göstermediğinizde, sonraki öğünleri ne kadar eforlu ve sıhhatli yaparsanız yapın, aç kaldığınız zaman içinde bağışıklığınız eksiliyor.
SABAH “NEBAT ÇAYI” İLE DOPİNG YAPIN
Bağışıklık sisteminizin zayıfladığını düşünüyorsanız veya etrafınızda çok fazla hasta varsa sabahları yapacağınız nebat çayı karışımıyla bedeninizi koruma altına alabilirsiniz. Bunun için; 2 yemek kaşığı yeşil çay, 2-3 parça zencefil ve 1 çimdik kırmızı biberi bir demleme kabına koyun. Üzerine sıcak su ilave ederek 10 dakika demleyin. Nebat çayı ılıdığında içine 1 tatlı kaşığı bal ilave edin. Yeşil çay ve kırmızı biberin yapılarında bulunan antioksidanlar, başka bir deyişle bağışıklığı kuvvetlendiren maddeler virüslerin bedene girerek artmalarını önlerken, zencefilin yapısında bulunan antioksidan maddeler de hem bağışıklığı yüksek yakalıyor, hem de bedene giren virüslerin öldürülmesini sağlıyor.
TÜM BESİN GRUPLARINA YER VERİN
Tüm besin gruplarına günlük beslenmenizde yer verin. Et grubu, süt-yoğurt-peynir grubu, meyve ve sebze grubu ile ekmek grubunda yer alan gıdalar her gün beslenme listenizde yer alsın. Böylece bağışıklık sisteminizin eforlu kalması için tüm vitamin ve mineralleri yiyeceklerle almış olursunuz. Unutmayın ne kadar karmaşık beslenirseniz o kadar nitelikli beslenmiş olursunuz.
NİTELİKLİ PROTEİN KAYNAKLARI KOŞUL
Protein bedenimizin yapıtaşı ve bir hayli korunma mekanizmasında yer alan bileşiğin ana malzemesi. Dolayısıyla proteinden fukara beslenmek bağışıklığınızı zayıflatabiliyor.
Her gün yumurta, et, balık, peynir, süt-yoğurt-kefir, kurubaklagiller gibi nitelikli proteinler harcamaya itina gösterin. Ancak her şeyde olduğu gibi proteinin aşırısının da hasar olduğunu unutmayın.
BOL BOL SOĞAN, SARIMSAK HARCAYIN
Soğangiller içeriklerindeki sülfürlü bileşikler sayesinde başlı başına birer antioksidanlar. Bu bileşikler sayesinde zehirli maddeler ve oksidan maddelerle savaşıyorlar. Bu grubun içine sarımsak ve pırasa da giriyor. Yapılarında bulunan allisin adlı madde hem antiviral hem de antibakteriyal tesir gösteriyor. Mevsim itibariyle de bütün zamanında çıkan bu sebzeleri bol bol harcamanız, bağışıklığı çoğaldırmada çok destekçi oluyor. Soğanın ve sarımsağın tazesini de kurusunu da sık sık yemelisiniz. Pırasayı ise hafta 1-2 kere harcamanız yeterli gelecektir.
C VİTAMİNİ KOŞUL, ANCAK…
Portakal, kivi, mandalina, greyfurt, kırmızı biber… C vitamininden zengin olan bu yiyecekleri güz ile kış aylarında sofranızdan noksan etmeyin. Zira C vitamini soğuk algınlığına tutulmamak için en ehemmiyetli antioksidan vitaminlerden. Beslenme ve Perhiz Uzmanı İpek Ertan erişkinlerin bağışıklığı ayakta yakalamak için her gün vasati 100 mg etrafında C vitaminini almaları gerektiğine dikkat sürükleyerek, “Bunun için de 2 orta büyüklükte meyve yemek yeterli olabiliyor. Fakat C vitaminin duyarlı bir vitamin olduğunu unutmayın. Meyveleri kesip beklettikçe, metal bıçaklarla dilimledikçe ve özellikle suyunu sıktıkça C vitamini eksiliyor. Bu sebeple yapmanız gereken en iyi şey, meyveyi iyice yıkadıktan sonra elinize alıp yemek olacak” diyor.
EKMEĞİNİZ EKŞİ MAYALI OLSUN
Betaglukan Amerika ve Avrupa’daki yiyecek teftişi müesseselerinden onay almış ehemmiyetli bir besin öğesi. Yulaf, ekmek mayası ve mantar gibi gıdaların yapılarında bulunan betaglukan, bağışıklık sistemimizin ilk korunmasını yapan makrofajlar beyaz kan hücreleri üzerindeki özel yüzeylere bağlanarak bağışıklık sistemini aktive ediyor. Özellikle mantar ve ekmek mayasındaki betaglukan bağışıklığı çoğaldırmada tesirli oluyor. Bu sebeple mantarı beslenme listenize ilave etmenizde ve ekşimayalı ekmek seçim etmenizde fayda var.
ÇORBALARA ZENCEFİL KATIN
Zencefil hem tüm vitamin ve mineralleri yapısında barındırması hem de başka antioksidan özellikler taşıyan bir besin olması sayesinde bağışıklık sisteminin kuvvetlenmesine katkıda bulunuyor. Taze veya kuru olarak harcayabilirsiniz, ancak çalışmalar taze zencefilin kuru olanına göre enfeksiyonları önlemede çok daha galibiyetli olduğunu gösteriyor. Taze olarak yoğurt içinde harcayabileceğiniz gibi, çorbaların veya nebat çaylarının içine de katabilirsiniz. Günde meşrubatınız 1-2 bardak zencefilli nebat çayı da bağışıklık sisteminizi kuvvetlendirmeye destekçi olacaktır.
ŞİFALI ÇAYLARLA YUDUM YUDUM SAĞLIK!
Beslenme ve Perhiz Uzmanı İpek Ertan, bağışıklık sisteminizi kuvvetlendirmek için şifalı çaylardan da faydalanabileceğinizi söylüyor. Damak tadınıza göre, isterseniz ıhlamur, isterseniz adaçayı ve ekinezya ikilisinden oluşan çayınızı günde 2 kere, yemeklerden yarım saat evvel veya 1-2 saat sonra rahatlıkla harcayabilirsiniz.
Ihlamur çayı: Ihlamurun yapısında bulunan bazı maddeler hem boğazda tahriş oluşmasına mani oluyor, hem de tahriş oluşmuşsa dokunun iyileşmesini süratlendiriyorlar. Yeşil çay da yapısında bulunan antioksidan maddeler sayesinde virüslerin bedene girerek artmalarını önleyebiliyor. Bu iki nebatı karıştırarak hazırlayacağınız çay, üst solunum yolunu gözetmede çok tesirli oluyor. Ancak bu nebat çayını kaynatarak değil, demleyerek hazırlamalısınız. Sıcak suda 5 dakika beklettikten sonra hazır olan çayınızı şekersiz içmeye itina gösterin. Şekersiz nebat çayı içemeyenlerdenseniz 1 tatlı kaşığı bal ilave edebilirsiniz.
Adaçayı ve ekinezya: Adaçayı ve ekinezyanın ağız yoluyla alınabilecek virüs ve bakterilere karşı bedeni gözetmede çok tesirli olduğu ciddi çalışmalarla ispatlanmış.
Günde 1-2 kere bu iki nebatı birlikte veya ayrı ayrı demleme yoluyla harcayarak bedeninizin hastalıklara karşı korunmasına destek edebilirsiniz. Demlerken içine tarçın ilave edebilirsiniz.